24 Kasım 2015 Salı

Öğretmenim – 6

Hırsız vaar!

Henüz rahatımın yerinde olduğu günlerdeydim. Akşam yemeğinden sonra, dedem kahveye çıkmış, Anneannem de komşuya geçmişti. Ben de sakin sakin çalışıyordum. Boşaltım sistemi aniden
ayaklandı.
Bahçede bulunan helâya gitmem gerekiyordu ancak orada şeytan beni bekliyordu, çarpıp ağzımı yamultmak için. Besmele oku demişlerdi büyüklerim. Beslemeye takviye olarak gaz lambasını da alıp çıktım. Tam teçhizatlı halimle bile şeytan sanki oradaydı. Giremedim helâya.
Bahçede uygun yer aradım ancak Ali dayının bahçesi sebze doluydu. Bu nedenle her gün tarhlar arasında dolaşılırdı. Orayı kirletmeye kıyamadım veya cesaret edemedim.
En iyisi, yan bahçeye geçmekti. Orası sadece nar bahçesiydi. Nar hasadı zamanına kadar bırakacağım izleri doğa silerdi.
İki bahçe arasındaki alçak duvarın üzerinden atlayıp geçtim.
İşim bitti biter derken, karşıdan bir kadın bağırmaya başladı: Hırsız vaar! Bahçe sahibinin kızıydı.bağıran. Telaş ve utançla toplanıp eve kaçtım.
Olayı anneanneme de anlattım. Eminim konu büyükler arasında konuşulmuştur.
"Durum göründüğü gibi değil " denmiştir.
Mazeret ne kadar ikna ediciydi bilmiyorum. Bana tekrar açılmadı konu. Durum yatışmış görünüyordu. Acaba göründüğü gibi miydi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder