30 Ağustos 2017 Çarşamba

Kurtuluş Savaşı.

 
Göz Yaşları Karıştı
 
      Dedem ve arkadaşları bir aradaydı. Bizde toplanmışlardı. Hem yatalak arkadaşlarını ziyaret etmişlerdi hem de bana hoş geldin demişlerdi.
      Çaylar içilirken konu savaş yıllarına kaydı. Üçü de o yılları farklı biçimde yaşamışlardı. Konu gerektirdiği için, sözünü ettikleri ve ihtilafa düştükleri bir konuyu açıklamak üzere, yanımda bulunan Nutuk'tan, Atatürk'ün ağzından işin doğrusunu okuyuverdim onlara. Hoşlarına gitti ve Büyük Söylevin kurtuluş savaşı ile ilgili bölümünü okumamı istediler. Gözyaşları içinde ve zaman zaman iç geçirerek sonuna kadar dinlediler. Onların duygusal hali, zaman zaman benim okumamı da güçleştirdi elbette.
      Bu gün, Yılmaz Özdil'in köşesini okurken, kurtuluş Savaşı gazisi Albay Hulusi Atağ'ın anılarından alıntıyı okudum ve göz yaşlarımı tutamadım. Yutkuna yutkuna bitirdim yazıyı.
      Okumayanlar için özetliyorum: Kurtuluş Savaşı sırasında, ikmal konvoyunda, bir genç kadın doğum yapar. Konvoydan ayırmak isteyenlere itiraz eder. "Babası cephede silah bekler. Ayrılamam." der. Yeni doğmuş bebeğini tedarik edilebilen ne varsa ona kundaklar ve yola devam eder.
      Bunları yazarken bile gözlerim yaşarıyor. Ben duyduklarımla ağlıyorum, dedem ve arkadaşları yaşadıkları ile ağlıyorlardı.
      Bu gün göz yaşları birbirine karıştı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder